Ünlü Psikolog Gerald Rogers zor bir boşanma süreci geçirdikten sonra, Facebook arkadaşları ve takipçileri ile bir mektup paylaşmış.
Mektubunu ve duygularını da, ‘’Çok sevdiğim bir kadını, yaklaşık 16 yıldır süren bir evlilikten sonra kaybetmiş biri olarak, size bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum.”yazarak anlatmaya çalışmış.
Mektubunda verdiği tavsiyeleri oldukça beğenilen Rogers, belki de bu cümlelerin, bazı ilişkileri kurtarabileceğini de eklemeyi ihmal etmiyor tabi ki…
1. Flört etmekten asla vazgeçmeyin.
Öncelikli olarak bir ilişkide aklınızda tutmanız gereken şey, ne karşınızdaki kişi size ait, ne de siz ona aitsiniz. Ona evlenme teklifi ettiğinizde, onun kalbinin sahibi olmak ve bunu korumak için; istediği ve hak ettiği insan olmaya söz vermiş oluyorsunuz.
Şunu unutmayın! Kalp, emanet edilecek en önemli, en kutsal hazineyken; o, sizi seçti. Bu yüzden ilişki konusunda asla tembel davranmayın.
2. Kendi kalbinizin değerini bilin.
Sevdiğiniz kişinin kalbinin koruyucusu olma konusundaki kararlılığınızı, aynı duyarlılıkla kendi kalbiniz konusunda da gösterin. Kendinizi de, dünyayı da tam anlamıyla sevin. Ama sevdiğiniz kişinin sizin hayatınızda özel bir yeri olduğunu ve oraya, o hariç kimsenin girmemesi gerektiğini aklınızdan çıkarmayın.
3. Ona aşık olun. Sonra bir kez daha, bir kez daha...
Sürekli değişeceksiniz, onunla birlikte olduğunuz süre boyunca aynı insan olarak kalmanız mümkün değil. Hatta birkaç sene sonra ikiniz de aynı insan olmayacaksınız. Değişim kapınızda; ikinizin de her gün birbirinizi yeniden seçmeniz için geçerli nedenleriniz olmalı.
Ama unutmayın ki, o daima sizinle olacak diye bir şey yok. Eğer onun kalbini önemsemezseniz, kalbinin anahtarını bir başkasına verebilir ve bunu geri kazanmanız da bir daha mümkün olmayabilir. Bu yüzden onun aşkını kazanmak için, her zaman mücadele edin.
4. Bardağın dolu tarafına bakmayı öğrenin.
Sadece onu neden sevdiğinize odaklanın. Odaklandıkça sevginiz de büyüyecektir. Eğer hatalara odaklanırsanız, gördüğünüz her şey, size hata yapmak için bir neden olacaktır.
Aşkınıza odaklanmanız, size tam anlamıyla yardımcı olmaz elbette ama en azından bu sayede, aşkınızla, birçok sorunu aşabilirsiniz. Sevdiğiniz kişiye ve aşkınıza doğru açıdan baktığınız sürece, dünyanın en şanslı erkeklerinden birisi olduğunuzu göreceksiniz.
5. Sevdiğiniz kişiye yön vermek ya da yanlışlarını düzeltmek sizin işiniz değil.
Sevdiğinize yön vermeye çalışmaktan vazgeçin. Yapmanız gereken sadece onu sevmek.
Eğer bir gün gerçekten değişirse bile bırakın bu değişim sizin isteğinizle değil, kendi tercihiyle olsun.
6. Duygularınızın arkasında durun.
Hayatınızdaki insanın görevi, sizi “mutlu biri” haline getirmek değil; dolayısıyla “mutsuz biri” de yapamaz. Kendi mutluluğunuzdan sadece siz sorumlusunuz.
Bu önemli ayrıntıyı gördüğünüz zaman, ilişkiniz de zaten mutlu bir hal alacaktır.
7. Sinirlendiğinizde onu suçlamayın.
Sevdiğiniz kişiye karşı sinirlenmenizin tek nedeni, sizin içinizdeki bir duygunun harekete geçmesine sebep olması. Duygularsa tamamen size ait, yani hepsi sizin sorumluluğunuzda. Hissettiklerinizi irdelemek için kendinize zaman tanıyın ve tüm soruları kendinize sorun.
İçinizdeki olumsuz duyguların nedenini iyi belirlediğiniz sürece, bir kez daha o duyguların sizin canınızı yakmasını engelleyebilirsiniz.
8. Onun söylediklerini değil, sözlerinin arkasındaki duyguları dinleyin.
Sevdiğiniz kişi mutsuz ya da üzgün olduğunda, bunu düzeltmek sizin işiniz değil. Ama onun yaşadığı durumun farkında olmak zorundasınız. Onu anladığınızı ve sizin için ne kadar değerli olduğunu bilmesini sağlamak zorundasınız.
Bir müddet uzaklaşmak istese bile ona '' Kaçma benden'' diye bir cevap verebilir, sizin her daim onun yanında olduğunuzu ve hiçbir yere gitmediğinizi; beraberken güçlü görünmek zorunda olmadığını söyleyebilirsiniz. Bu şekilde size karşı daha açık olacak ve size güvenecektir.
9. Onu güldürün.
Sevdiğiniz kişi için aptal olur musunuz? Evet, olmalısınız. Onun yanında kendinizi fazla ciddiye almayın. Bol bol gülün ve onu da güldürün.
Unutmayın ki gülmek, her şeyi kolaylaştırır.
10. Her gün onun ruhunu besleyin.
Onun aşk dilinden konuşmayı ve onun içindeki duyguları depreştirecek şeyleri öğrenin. Önem verdiği şeylere siz de bir kademe daha önem vermeye başlayın.
Kendisini gerçek bir kraliçe gibi hissetmesini sağlayacak şeylerin listesini yapmasını önerin ve listedeki şeyleri birlikte gerçekleştirmeyi teklif edin.
11. Ona verdiğiniz değeri hissettirin.
Ona sadece zamanınızı değil, dikkatinizi ve ruhunuzu da verin. Onunla olduğunuzda zihninizdekileri tamamen silmek için ne gerekiyorsa yapın. Sizin en önemli hastalığınız da, en iyi tedavi biçiminizde o, bunu asla unutmayın.
12. Aptal olmayın.
Evet, aptal olmayın fakat bir aptal gibi gözükmekten de korkmayın. Tabii ki hatalarınız olacak ve genelde bunun nedeni de, o olacak.
Önemli olan çok büyük hatalar yapmamaya çalışmanız ve hatalarınızdan ders almaya özen göstermeniz. Belki mükemmel değilsiniz. Fakat aptal olmayı denemeye de gerek yok, değil mi?
13. Savunmaya geçmeyin.
Her zaman yan yana olmak zorunda değilsiniz. Ama her zaman, korkularınızı ve duygularınızı paylaşmak konusunda istekli; hatalarınızı kabul etmek konusunda da aceleci olun.
14. Kendisine zaman yaratmasına izin verin.
Diyelim ki sevdiğiniz kişi ödün verme konusunda oldukça başarılı. Fakat şunu bilmelisiniz ki, o kişinin de kendi ruhunu doyurmaya ve geliştirmeye ihtiyacı var. Hatta bazen sizin kollarınızdan kopup, bazı maceraları da kendi başına yaşamalı. Emin olun bu gibi durumlardan sonra, sevdiğiniz kişi asla eskisi gibi olmayacak.
Yeter ki ona bu fırsatı verin.
15. Ona karşı açık olun.
Eğer aranızda bir güven bağının oluşmasını istiyorsanız, sizinle alakalı her şeyi onunla paylaşma konusunda istekli olmalısınız. Özellikle de paylaşmak istemediğiniz şeyler konusunda. Aslında bunu yapmak gerçekten cesaret ister, çünkü siz ona tamamen kalbinizi açtığınızda ve o gerçek sizle karşılaştığında; onun sizde ne bulacağından asla emin olamazsınız. Cesaret, her şeyinizle sizi sevmesi için ona izin vermek demektir. Ve denerseniz göreceksiniz ki, karanlık yönleriniz size ışık olacak.
Bu yüzden, tam şu an yüzünüzdeki maskeden kurtulun. Eğer onunlayken maske takmak zorunda iseniz ve her zaman mükemmel gözükme ihtiyacı duyuyorsanız, aşkın ne olduğunu asla tam olarak öğrenemeyeceksiniz demektir.
16. Birlikte büyümekten vazgeçmeyin.
Durgun su, mikrop biriktirir; ancak akıntı halindeki su her daim temiz ve ferahlatıcıdır. Ya da yıllarca spor yapıp kaslarınızı çalıştırsanız bile, bıraktığınız anda bedeniniz ilk gününüzü bile aratacak hale gelir, değil mi?
İlişkiler de tıpkı bunun gibidir; ilişkiniz üzerine düşünmeyi asla bırakmamanız gerekir. Bu yüzden birlikte düşünüp ortak hedeflerinizi, hayallerinizi ve yapmak istediklerinizi belirleyin.
17. Derdiniz asla para olmasın.
Para kazanmak bir oyun gibidir ve bu oyunu kazanmak için yanınızdaki partnerinizle, iyi bir ilişki içinde olduğunuzdan emin olun, bu bile yeterli olacaktır.
Bir elin nesi var, iki elin sesi var.
18. Bir sorun olduğunda onu hemen affedin.
İlişkinizde her zaman affetmeyi seçin ve geçmiş yerine geleceğe odaklanın. Geçmişinizin sizi rehin almasına ve anıların içerisinde kaybolmanıza izin vermeyin.
Affetmek, özgürlüktür. Bu yüzden ilişkinize zarar vermeyi kesin ve her zaman sevgiyi seçin.
19. HER ZAMAN AŞKI SEÇİN!
Bu yazının sonunda ihtiyacınız olan son tavsiye ise işte bu. Tüm bu tavsiyeleri prensip haline getirirseniz; ortada ilişkinizi tehdit edecek hiçbir şey kalmayacak...
Aşk, her daim sürecektir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder